10 Temmuz 2010 Cumartesi

Martıların ölümü ve havai fişekler

Dün anımsayacaksınız siteme ölü bir martı ile etrafında dolaşan bir martı koymuştum.

Bugün sabah Hürriyet'te büyük usta Bekir Coşkun'u okuyunca hemen gözümün önüne geldi. Okuyanlar biliyordur, bilmeyenler için çok kısaca belirteyim.

Bekir Coşkun bugün havai fişekler yüzünden martıların nasıl korktuğunu ve kaçmaya çalışırken havi fişekler yüzünden nasıl öldüklerini anlatmış ve sonuna eklemiş, ben havai fişekleri severdim ama artık sevmiyorum diye.

Biliyorsunuz ben Ortaköy'de oturuyorum, her akşam bir veya birden fazla havai fişek gösterisi yapılır Ortaköy'de, ben de aynen üstat gibi bayıla bayıla seyrederdim.

Artık ben de sevmiyorum, hiç bugüne kadar martılara zarar verebileceğini düşünmemiştim, gecenin derinliğinde patlayan rengarenk fişeklerin beni heyecanlandırdığını düşünüyordum, meğer aslında bir katliama tanık oluyormuşuz, hem de aşağıda alkışlayarak, hayranlıkla bu katliamı seyrederek.

Ölen martıdan o kadar etkilenmiştim ki, yanında dolaşan acaba arkadaşımı demiştim.

Şimdi de acaba diyorum bu martı dün geceden yapılan havi fişeklerin bir kurbanı mı?

Yanındaki fotoğrafa bakar mısınız, bunu da bugün vapurla Bostancı'ya gelirken çektim, ne kadar mağrur, ne kadar keyifli ve estetik.

Havai fişekler için ne yapabilirim, hiç bir şey, bunu ben söylemiyorum, yine üstat söylüyor, Belediye'lere yapılan bütün müracaatlar yanıtsız kalmış, veterinerlere getirilen yanmış martıların haddi hesabı yokmuş, Hayvanları Koruma Cemiyeti dahi yanıt alamamış.

Sonuçta gerçekten bugünden sonra havai fişeklerden nefret ettiğimi herkese söyleyeceğim, arkadaşlarıma anlatacağım, belli olmaz, bakarsınız bir platform oluştururuz, bilmiyorum ama bildiğim artık havai fişekleri ben de sevmiyorum.

Sevgiler,
Haluk
27.07.2008 20:10