10 Haziran 2011 Cuma

Evliyiz, ayrı yaşıyoruz, sevgiliyiz .....

Açık Çek diye bir film izledim geçen akşam, oldukça keyifli bir komedi, hani çok güldüm mü hayır ama sabun köpüğü gibi bir salon komedisi, film bittikten sonra filmden ziyade konunun ilgi çekici olması yüzünden yazmak istedim.

Belki de evlilik terapistleri, evlilerin sorunları ile ilgili kendilerine başvurduğunda, her iki tarafı da dinledikten sonra bu tarz tavsiyeler veriyor olabilirler. Açıkçası bilmiyorum, ancak İtalya'da benzer örneklerin yaşandığını bir kitapta okudum.

Çok kısaca belki filmi anlatmam lazım, birisi evli iki çocuklu, diğeri çocuksuz iki arkadaşın evliliklerini konu alıyor hikaye. İkisinin de gözü dışarıda, eşleri olayın farkında, cinsellik artık ya yok, ya da rutine girmiş, herkes birbirine rol yapıyor, sevişmeler yaşanmıyor. Kadınlar da dertli, bu arada bir kadın arkadaşları tavsiye veriyor," bırakın Bir Haftayı bekar, kuralsız geçirsinler, ne diliyorlarsa yapsınlar " diyor. Kendisinin bunu yaptığını ve şimdi eskiye göre çok büyük ilerleme kaydettiklerini anlatıyor. Önceleri mantıksız da gelse, sonunda iki arkadaş, eşlerinin izniyle bir haftalarını bekar geçiriyorlar.

Tabi bu filmin konusu, içerisine oldukça komik olaylar zinciri kurgulanmış, özetle erkekten beklerken kadınlardan birisinin yaşadığı bir macera ve erkeklerin eş özlemi ile film sonlanıyor, evliliklerinin de gayet iyiye gittiği final sahnesinde görünteleniyor ve film bitiyor.

Şimdi bu bir film, bir senaryo. Peki ama gerçek dünyada bu yaşanabilir mi? 

İsterseniz bir de okuduğum kitaptaki ( adını anımsayamadım ) İtalya örneğini anlatayım. Bu bir film değil,  bir sürü evli denek üzerinde denenmiş bir metot. Sorunları olan evli çiftlere iki ayrı ev tutmaları öneriliyor, ancak burada şunu belirtmeliyim, iki tarafta bu evliliği kurtarmak istiyor, zaten bir taraf kurtarmak istese, bu danışmanların ve terapistlerin çok faydası olmuyor, veya zaten terapiste bile gidilmiyor.

Neyse, evet nerede kalmıştık, terapistler eşlere iki ayrı ev öneriyor, iki ayrı eve çıktıktan sonra da belli zamanlarda, birbirlerini görmek istediklerinde dışarıda buluşma, yemek, bar, eğlence ortamlarına gitme ve arzu ederlerse çiftlerden birisinin evine gidip sevişmelerini istiyorlar. Yani aslında özgür ve yalnız yaşıyorsun, evin sana ait, istediğin zaman eşinle buluşup, konuşup ve yine isterseniz birlikte oluyorsunuz. Mazeret ürettiğinizde karşınızdaki sizi zorlamıyor. Sizin yaşamınıza da karışmıyor.

Sonuçlarını incelediklerinde birçok çiftin ilişkisinin çok daha iyiye gittiğini gözlemlemişler. Eşler birbirine daha sıcak, daha yakın ve daha anlayışlı davranmaya başlamış. Sevişmelerini fantezi haline getiren, o güne kadar tutucu ve rutin olan seks hayatlarını renklendiren metotlar yaratmışlar ve bir çoğu belli bir süre sonra evine dönmüş.

Bu açıdan baktığınızda bunu Türkiye'de gerçekleştirebilir misiniz?

Sanırım çok zor, ama imkansız değildir. ister bir haftalık çek, ister ayrı evler. Bu denemelerin biz de çok başarılı olacağını zannetmiyorum, çünkü kültürümüz ve örf / adetlerimizin böyle bir denemeye çok açık olduğunu sanmıyorum. Biz de bir eş, kadın veya erkek diğerini bu kadar serbest bırakmaz, bırakamaz. Hadi bıraktı diyelim, paranoyak biçimde takip eder, ne yapıyor, kimle konuşuyor, nereye gidiyor ... bunun gibi bir çok neden.

Ancak, ben özellikle İtalya'da yapılan örneğin gerçek anlamda çok başarılı bir çalışma olduğunu düşünüyorum. Tabi biz de bir de ekonomik sorunlar var, bir çok evlilikte anlaşmazlığın en önemli nedenlerinden bir tanesi. Bu ekonomik sıkıntı içinde bir eve bakamayan, iki eve nasıl bakacak sorusu da var, ama yine de düşündüğünüzde, evliliğin bozulmasındansa bu yolları denemeye çalışmak için çabalamalı diyorum.

Sevgilerimle,
Haluk
10.06.2011 13:30