14 Haziran 2011 Salı

Sigara ve Kadın ....

2005 senesi ortalarına kadar " akupunktr, hap, bant " ile bırakamadığım sigarayı bir kez de  " IQS tedavisi " ile bırakayım dedim, 13 ay sigara içmedim, ama çok kilo aldım, sporla falan da veremedim. Bir gün kendime üçüncü kez takım elbise alma zorunluluğumu görünce, Hayır dedim, sağlıklı biri olmak için sigarayı bırakıp, sağlıksız bir kilo alışı yaşııyorum, görünümüm değişti, mutluluklarım değişti ve 13 ay sonra tekrar sigaraya başladım.

Aşağıdaki yazımı da bu dönemde, yani bıraktığım bir dönemde yazmıştım, tarihi  17 Nisan 2006.

Bugün hala sigara içiyorum. Bir daha hiç bırakacağım demedim, sigaraya karşı olan arkadaşlarım kızacak ama ben sigara içmeyi seviyorum :)

Keyifli okumalar dilerim.

Haluk
14.06.2011 10:45
---->
Bazen kendimizin başına gelmeden karşımızdakilere ne kadar bencil ve haksız davrandığımızı anlayamıyoruz. Hatta bize eleştiri geldiğinde o eleştiriyi o kadar mantıklı ve güzel savuşturuyoruz veya savuşturduğumuzu zannediyoruz ki.

Halbuki biz aynı durumla karşılaştığımız da bizim gibi davranana kişiye söylemediğimizi bırakmıyoruz. Buna benzer olayları sizler de eminim yaşamışsınızdır.

Ben size kendim ile ilgili bir örnek vereceğim.

Buradan da duyurmaya çalıştığım gibi sigara içmiyorum. Bıraktım diyemiyorum hala ama en azından bırakmaya çalışıyorum diyelim, sizin bu yazıyı okuduğunuz gün tam 47 gün olacak, dile kolay 22 senedir maksimum 1 ay (oda akunpunktr yoluyla) süre ile sigarayı bırakan ve günde ortalama 2 - 2,5 paket içen biri olarak 47 gün hiçte kötü rakam değil, güzel olan kısmı ise sigara içilen  bütün ortamlarda bulunuyorum, sıkılmıyorum ama canım da istemiyor.

Neyse, zaten anlatacağım konunun sigarayı nasıl bıraktığım ile ilgisi yok.

Dediğim gibi 22 sene boyunca sigara içtim, hayatıma giren kadınların büyük bir bölümü de sigara içen kadınlardı ama sigara içmeyenler de oldu. Ben hiç taviz vermedim, hatta bunun mesele bile yapılmasını kendimce engelledim.

Öyle ya, benim canım sigara istiyor, içmeyi seviyorum, bana kim karışabilir ki, kötü kokuyorsam da bu benim tercihim.

Ve uzun bir süre bu böyle gitti.

Bırakmayı düşündüğüm zamanlarda hayatıma sigara içmeyen birisi olursa kesin bırakırım dedim, denedim, bırakınca mutsuz oldum, mutsuz olduğumu ve arkadaşlığıma yansıdığını düşünen kadın arkadaşlarımın ısrarı ile tekrar başladım, çünkü mutsuzluğumu onlara da yansıtıyordum.

Neticede, benim kız arkadaşlarım sigara içer veya içmez, benim umrumda değil, saçım, ağzım, kıyafetlerim kokarmış, kimin umurunda, beğenmiyorsa sigara içmeyen birisi bulsun, ben sonradan sigaraya başlamadım ki, beni beğenip, benimle olduğunda sigara içtiğimi biliyordu, haksızmıyım?

Ama bugün durum biraz değişti, neden? Çünkü şimdi ben sigara içmiyorum :)

Yani, benim hayatıma giren kadın sigara içecek mi? İçiyorsa benim umrumda olacak mı? Saçının, ağzının, kıyafetlerinin kötü kokması benim için sorun olacak mı?

İşte bunları düşündüğümde benim bugüne kadar ki yaşam felsefeme göre asla olmamalı. Öyle ya, ben onu beğendiğim zaman sigara içiyorsa ve benimle olmuşsa, ben neden onun sigara içmesini engelliyeyim, öyle bir kadın istiyorsam sigara içmeyen bir kadın beğenseydim, sevişirken ağzının kül tablası gibi kokması çok önemli olmamalı.

Zor bir durum ya, gerçekten zor, bugüne kadar merak ederdim, sigara içmeyen birisine nasıl kokuyoruz diye, şimdi biliyorum, bazen iş yerinde yukarıdan sigara içerek gelmiş birisi odama girdiğinde daha kapıdan girerken alıyorum kokusunu, rahatsız oluyormuyum, hayır, hafta sonları arkadaşlarım da içiyor yanımda, onlardan da rahatsız olmuyorum, ama onlarla sevişmiyorum ki, öpüşmüyorum kj, saçlarını koklamıyorum ki, ellerini öpmüyorum ki...

Şimdi sanırım kafanızda şekillendi mi, neden kendi başımıza gelmeden bazı şeyleri anlayamadığımız:)

Birisi bir gün bana böyle bir yazı yazacağımı söylese inanmazdım. Ben ki sigarayı keyifle içen birisiydim. Ama sigara içenlere bir tek gün dahi sigarayı bırakın geyiği yapmadım, bu bir tercih, bırakmak isterlerse bırakıyorlar zaten.

Hepinize güzel, keyfili, sağlıklı, mutlu  ve huzurlu bir hafta diliyorum.