24 Eylül 2011 Cumartesi

10 film ...10 yorum ...

NEDİMELER  

Keyifli bir film olabileceğini düşünerek, hele ki DAMAGES dizisinde rol alan Rose Byrne'nın adını gördüğümde kesin güzeldir diye aldığım ve müthiş bir hayal kırıklığı yaşadığım bir film oldu.

Çok kötü mü derseniz değil belki ama yine de çok daha başarılı espriler bekliyordum. Sonuçta sabun köpüğü gibi, bir kaç güzel sahne ve espriden ibaret bir film, bittiğinde aklınızda kalan bir şey olmuyor, hani seyretseniz de olur, seyretmeseniz de.

Konusu; iki samimi arkadaştan birisinin evlilik kararı alması ve nedime seçiminden sonra başlarına gelen olaylar.

LARRY CROWNE 

Hayal kırıklığının doruk noktası sanırım bu film. Önce baş roldeki iki oyuncuya bakalım, birisi Tom Hanks, diğeri Julia Roberts. Hani nasıl bir film beklediğimizi anlatmaya gerek yok. Film başlıyor, tamam şimdi güzelleşecek, şimdi bir şeyler daha farklı olacak diye beklerken film bitiyor.

Tom Hanks'in de, Julia Roberst'ın da şimdiye kadar seyrettiğim en kötü filmi herhalde. Ben bu filmin bütçesini çok merak ettim. Çekim deseniz yok, konu deseniz son derece basit, oyunculuk yeteneklerini sergiledikleri bir tek sahne yok. Neden çekilmiş ve bu iki muhteşem oyuncu bu filmde neden oynamış anlayamadım.

BABAMIN PENGUENLERİ 

Jim Carrey'nin son filmi, açıkçası eski tadını bir türlü yakalayabildiğine inanmadığım bir oyuncu Jim Carrey, ancak yine de eski filmlerine göre bu daha güzel olmuş. Komedyen değilim o yüzden Drama, Romantik, Aksiyon oynayan Jim Carrey'nin gördüğüm kadarıyla komediden başka şansı yok.

Filmin konusu güzel ama tabi bir çok sahnesi saçmalıklarla dolu, tabi filmdir, senaryodur ama hani konuya göre bazı mantıklı şeyler olmalı, kurgu-bilimde ki anlıyorum ama normal yaşamda yaşanıyor gibi geçen sahnelerdeki saçmalıkları anlayamıyorum. Neticede sıkılmayacağınız bir film ama yine de çok başarılı bulduğumu söyleyemeyeceğim.

PAGE EIGHT 

Çok beğendiğim bir film oldu, zaten bu Rachel Weisz'i son zamanlarda çok seyrediyorum. Filmlerini çok beğeniyorum, onun yanında büyük usta Bill Nighy de oynuyor. İkisi de bu tarz aksiyon-casus filmlerinde çok başarılı oluyor.

Bu da öyle bir film, filmde ki bir başka sürpriz isim ise Ralph Fines. Konusu; İngiltere Başbakanının da haberdar olduğu ve Amerika CIA tarafından hazırlanan bir rapordan haberdar olan  İngiliz Haber Örgütü ile İngiltere Hükümetinin arasında geçen olaylar çok güzel işlenmiş. BBC tarafından çekilmiş, keyifli bir casus filmi, tavsiye ederim.

ENTITLED  

Son günlerde Rachel Weisz gibi, seyrettiğim filmlerin bir çoğunda yer alan bir başka yıldız Ray Liotta. Müthiş bir karakter oyuncusu, genelde kötü adam rolünde oluyor ve gerçekten rolünün hakkını veriyor. Entitled oldukça keyifli bir film, ben çok beğendim, hani film başlar, siz kafanızdan bir kurgu  kurarsınız ve o şekilde gittiğini düşünürsünüz, bu film o kurgunuzu biraz bozuyor, tahmin ettiğiniz şeyler pek tahmin ettiğiniz gibi gitmiyor.

Konusu; parasızlıktan annesin ilaçlarını alamayan bir gencin, babaları zengin 3 genci kaçırarak fidye istemesiyle başlıyor ve sonra farklı bir şekilde ilerliyor, tavsiye ederim, güzel bir aksiyon filmi.

PERFECT HOST  

Çok keyif aldığım bir film oldu, Entitled için ne dediysem bu film içinde aynısını söyleyeceğim. keyifli ve hareketli bir film. Mutlaka seyredin derim, Konusu; banka soyguncusunun bir eve misafir gibi gelmesiyle başlayan olaylar zinciri, ev sahibinin rehine alınması ve sonrasında gelişen olaylar keyifli bir şekilde anlatılmış. Sıkılmadan izleyebileceğiniz bir film olmuş, bu arada David Hyde Pierce'ın oyunculuğunu da çok beğendiğimi ifade etmeden geçemeyeceğim. Tam bir karakter oyuncusu.

İSYAN  

Yine Ray Liotta'nın oynadığı filmlerden bir tanesi ama bu filmin oyuncu kalitesi çok üst düzeyde. Charlize Theron, Martin henderson, Andre Benjamin gibi oyuncular yer alıyor. Aslında bugün benzerini bir çok ülkede gördüğümüz hatta bazen kendi ülkemizde de yaşadığımız olaylar. Dünya Ticaret Organizasyonu, G20 gibi ülke politikalarını yönetenlere karşı verilen gösteriler ve bu gösterilerin organizasyonu anlatılıyor.

Bu insani kampanyaların, protesto gösterilerinin asıl provakasyonlar ile isyan haline dönüşebileceğini anlatıyor. Çok başarılı buldum, kesinlikle tavsiye ederim.

RED STATE  

Bugün bizim ülkemizde yok ama Amerika'nın başında olan sorunu dile getirmek için çekilmiş bir film, belki gerçeklerden esinlenmişlerdir bilmiyorum açıkçası. Eşcinsellere, fahişelere karşı örgütlenmiş, dini kendilerine alet ederek komünler kurarak bu insanları öldüren bir grubun macerası.

Aslında bayağı etkili çekilmiş çünkü benzeri olayları çoğu zaman haberlerde seyrediyoruz. Çekimler çok kaliteli değil ama oyuncular ellerinden geleni yapmış, dört dörtlük bir film diyemem ama seyredilebilir derim.

THE RIVER MURDERS  

Yine Ray Liotta'nın başrolde olduğu yanında yine usta Christian Slater'ın yer aldığı bir seri cinayetler filmi. Oldukça güzel işlenmiş, oyuncular çok iyi ve konusu ve sonucu öyle olay tahmin edilebilir bir konu değil. Güzel kurgulanmış. Film, bir şehirde arka arkaya işlenen cinayetleri içeriyor, ancak cinayetlerin tek ortak noktası, öldürülen kadınların hepsinin o şehrin dedektiflerinden birisinin yaşamına girmiş olması. Dedektif hem kendisini, hem geçmişini araştırırken bir taraftan da FBI'ın kendisini suçlu olmadığına inandırması ile geçiyor. Başarılı bir aksiyon filmi, tavsiye ederim.

KADIN İSTERSE  

Bu filmi buraya almamın sebebi, aman oyuncu kalitesine bakarak alıp seyretmeyin diye olabilir ancak. Filmin sonunu getirmediğim enderdir ama inanın bu filmin sonunu bekleyemedim.

Oyunculara bir bakın; Catherine Deneuve, Gerard Depardieu. Bu ikisini görmek bile bu filmi seyrettirir diye düşünebilrsiniz, hiç olmadı hadi bazı sahnelerinde gülebilirim diye düşünebilirsiniz ama öyle değil, inanın son zamanlarda bu kadar sıkıcı bir film seyretmedim. O yüzden beğendiklerimin yanında, beğenmediklerimi de size bildirmek istedim.
Sevgilerimle,
Haluk
24.09.2011 11:30