Afterwards filmi de bu konuyu farklı bir bakış açısıyla işliyor. Film 2008 yapımı ve başrolde benim hayran olduğum bir isim var. John Malkovic.
Film kasvetli bir dram. Hani eğlenceli bir film değil belki ancak ölüm konusunu ve ölmeden önceki yaşamımızı nasıl yaşamamız gerektiğini anlatıyor.
Ben filmi çok beğendim, çünkü bugüne kadar yazılarımda hep dün yok, yarın meçhul, yaşayabileceğin an bir tek yaşadığın andır, onun da kıymetini bilmek lazım olgusunu vurguladım. Tabi bunu bir tek ben değil, bir çok arkadaşım, yazılara yazanlar, köşe yazarları, hatta gurular da diyor.
Filmde verilen mesaj aslında, yaşadığımız hayattan alabildiğimiz kadar keyif alarak yaşamak ve mutlu olabilmek. Sevdiklerimize yaşarken sevgimizi gösterebilmek, seni seviyorum diyebilmek.
Belki bazı arkadaşlarım anımsayacaktır. MORİ ve ÖLÜM diye bir yazım vardı. Mori'nin ölüm hakkında söylediklerini orada yazmıştım ve kendi yorumlarımı eklemiştim. Arzu eden blogumdan okuyabilir.
Mori'nin kitabında bahsettiği ÖLÜM bölümünü aşağıda aktarıyorum;
"...herkes öleceğini bilir ama kimse inanmak istemez, eğer öleceğimizi inansaydık bir takım şeyleri farklı yapardık. Öleceğimizi bilmek ve her zaman buna hazır yaşamak. Bu sayede yaşarken daha katılımcı olunabilir. ÖLMEYİ ÖĞRENİNCE YAŞAMAYI ÖĞRENMİŞ OLUYORSUN. Ölümü düşünmek insana çok güç geliyor. ÇÜNKÜ, bir çoğumuz adete uyur gezer gibi dolaşıyoruz etrafta. Yaşamı tam anlamıyla tanımıyoruz, ÇÜNKÜ hayatı uyur uyanık, yapmamız gerektiğini düşündüğümüz şeyleri otomatik olarak yaparak yaşıyoruz. halbuki öleceğinin bilincine vardığında, her şeyi çok farklı bir gözle görüyorsun. .."
İşte beni en çok etkileyen cümlesi bu oldu, Ölmeyi öğrenince yaşamayı öğrenmiş olursun.
Sevgilerimle,
Haluk
12.08.2010 13:00